Nimet ve Minnet

Hayat, gözümüzün önünde ama çoğu zaman farkına varamadığımız sayısız nimetlerle dolu...

• Nefes almak...
• Su içmek...
• Bir dilim ekmek...
• Sağlıklı uyanmak...
• Sevdiklerimizin sesini duymak...

Hepsi sıradan gibi görünür ama her biri ayrı bir lütuf, ayrı bir kıymettir.

Nimet sadece verilen değil, fark edilen, şükrü hissedilen değerdir.

Bir nimet, onun kıymeti anlaşıldığında gerçek anlamını bulur.
Kıymeti bilinmeyen nimet, zamanla yok olur...
Alışkanlık haline gelen bolluk, kalbi köreltir.

Minnet ise sadece insanın insana değil,
İnsanın Rabbine,
Hayata ve çevresine karşı duyduğu derin bir bağlılık ve farkındalıktır.

Minnet, ezilmek ya da küçük düşmek değil,
Değer bilmek, kıymet bilmektir. İçten bir teşekkürü hissedebilmektir.

Bizler minnet duygusunu hissettikçe kibirden arınırız, paylaşmaya yöneliriz ve hayatın döngüsünü daha güçlü bağlarla hissederiz.

Nimeti görmek için yavaşlamak gerek!

Bizler, yoğun koşturma içinde yaşarken elimizdekilerin kıymetini göremiyoruz...
Hep daha fazlasını isterken zaten sahip olduklarımız gözümüzden siliniyor...

Oysa bazen bir bardak su...
Tam vaktinde gelen bir tebessüm...
İçten bir “Allah razı olsun” kadar büyük bir nimet yoktur.

Çocuklarımızın gülüşü...
Sabah uyanabilmek...
Sağ salim eve dönebilmek...
Bunların her biri fark edilmedikçe sessizce değerini yitiriyor...

Minnet ise işte bu farkındalığı diri tutan içsel bir alarm gibidir... Nimeti görmeye başladığımızda, onu korumaya da başlarız.

Minnet duygusu bize ne kazandırır?

• Şikayetimiz azalır!
• Şükür duygumuz artar...
• Hem kendimize hem başkalarına daha nazik davranırız...
• İlişkilerimizde kabullenme ve takdir duygumuz güçlenir...
• Hayata karşı daha olumlu bir duruşumuz gelişir...
• Ruhumuz yüklerinden arınır... Gönlümüz hafifler...

Minnet duygusu taşımayan biri, kendini her şeyin merkezinde görür, her şeyi hakkıymış gibi algılar. Hoyratça kullanır.

Oysa her şey hak değil; çoğu şey bir lütuftur...

Sonuç olarak;
Nimetin kıymetini anlamak, minnet duygusuyla mümkün olur...
Minnet ise hem kalbi güzelleştirir, hem ilişkiyi iyileştirir, hem de insanın Rabbine olan bağlılığını güçlendirir.

Gelin, bugün sahip olduğumuz en küçük nimeti fark edelim, onu bir lütuf gibi görelim...
Ve içimizden samimi bir minnetle şöyle diyelim:
Elhamdülillah...